Merhabalar!

Bu ara likit far furyasıdır gidiyor biliyorsunuz, herkesin elinde dilinde... Ben de merakıma yenik düşerek H&M de metalik haki rengini gördüğüm bir likit fat için mağazaya gitmiştim aslında, Wood Nymph. Ama mağazada önceliği bu gold rengine verdim; Frizzante. Kutusunda ve şişesinde rengi bej gibi dursa da çok hoş bir gold. Ne sarı ne bej tam ortası ve benim tam sevdiğim bir ton. Açıkçası bunu görünce haki rengi başka bir alışverişe bıraktım :)


              

Bendeki duruşu bu şekildeydi. Düşüncelerime gelecek olursak;

• Yapısı ; ilk sürüldüğünde ıslak bir doku hissediyorsunuz. Tıpkı likit eyeliner gibi. Ama 2 dk içinde hemen kuruyor. * O yüzden eyeliner sürecekseniz henüz ıslakken sürmeye çalışın kuruyken çok daha zor oluyor. Ve kuru far yapısı çatlıyor.
• Sabitliği ; Harika! Gün boyu asla kendiliğinden çıkmıyor, sürdüğünüzde nasıl sabitlendiyse öyle kalıyor. Kurumasının etkisi büyük bunda.
• Görüntüsü ; Eğer gün içinde çok gözünüze dokunmadan duruyorsanız sürdüğünüz gibi aynı şekilde kalıyor görüntüsü. Ve aynı parlaklığıyla beraber. Ama çekiştirmek gibi kaşımak gibi vb hareketler yaptığınız an o kuru tabaka çatlıyor ve bu çatlak görüntüyü farkedebiliyorsunuz damar damar.
• Kalıcılığı ; Çok iyi! Gün içinde çıkmıyor, son derece kalıcı. Tabiki temizleme suyu/sütü vb ile gayet basit şekilde çıkıyor.
• Aplikatörü ; Lipgloss gibi bir aplikatör uca sahip.

İlk sürdüğümde gözümü yakıp gözyaşı içinde bıraksa da sonraki denemelerde bu bir daha olmadı ilk sefere özgü birşeydi sanırım gözlerim tepki verdi bu yabancı maddeye :) Gözlerinizde hassaslık varsa lütfen dikkat edin buna.

Ben şahsen son derece sevdim ve çok daha sık kullanırım özellikle gün içinde sabit kalışı beni benden aldı. Diğer renklerini de stoklayacağım kesin!

H&M de fiyatı 20 TL idi.

Swatchladığım diğer bazı renkleri de aşağıdaki gibi;

Bunların dışında da 1 2 renk seçeneği var, siz bir mağazaya gidip göz atın bence ;) Başka bir yazıda görüşmek üzere :)

Selamlar!

Bugünkü yazımda sizlere uzun zamandır deneyimlediğim, yazmak için gözlemlediğim bir üründen bahsedeceğim; Clinique Anti-Blemish sivilce karşıtı temizleme jeli.

Üstteki gibi çok avantajlı bir Clinique alışverişimde hediye olarak gelmişti bu jel bana, kağıt ambalajda görünüyordu sepette ama tüp haliyle geldi. Boyunun ufacık olduğuna bakmayın inanılmaz bereketli. Gözlemleyebilmek için sırf en az 10 gün ard arda düzenli kullandım ki normalde asla sabrım yoktur o kadar :) O yüzden çoğu düzenli kullanılması gereken ürünleri ihmalden yarıda bırakırım. Huyum kurusun napalım bende böyleyim :))

Dediğim gibi bu küçücük boy sırf gözlemlemek için 15 kullanım  + onun dışında da sürülen 10-15 kullanıma yetti. Hatta hala içinde var bile. Yalnız sadece sorunlu akneli bölgelere uyguladım. 

Gelelim etkisine, yorumuma;

1) Öncelikle evet gerçekten akneli bölgeyi kurutuyor. Bu etkinin aynısını doktorun verdiği herhangi bir akne jeli de yapıyor, o bölgeyi ve sivilceleri kurutuyor.

2) Akne jeli etkisi var yani.

3) Evet sorunlu bölgeyi kurutuyor ama en önemli nokta tam da burası bence çünkü ''GEÇİCİ'' olarak kurutuyor. 1 Gün sonra aynı bölgede aynı sorunlu sivilcelerin olduğunu görebiliyorsunuz.

4) Kokusu diğer akne jellerinde olduğu gibi çok keskin, hatta japon yapıştırıcısı gibi bir kokusu var sürerken nefesimi tutmak zorunda kalıyorum diyebilirim :/ Ama bundan kokuyla süsleyip püslenmediği, klinik bir ürün olduğu belli.

5) Bu 'geçici' etki beni tatmin etmedi açıkcası o yüzden büyük boyunu alıp denemeyi düşünmüyorum. İşte bu yüzden ufak boylar avantajlı, etkisini bilmediğimiz bir ürünün büyük boyuna 100lerce para dökmemek için. 

6) Kısaca ben bu anti-blemish temizleme jeli için şu tasviri kullanıyorum ''sivilce karşıtı, kurutucu evet ama sivilce önleyici değil) yani uzun vadede bir etkisini gözlemleyemedim.

7) Aynı kurutucu etkiyi kozmetik mağazalarında da jel olarak bulmanız mümkün. Üstelik geçici değil düzenli kullanıldığında pürüpak pürüzsüz bir cilt elde ettirenler var. Ki elimde böyle bir yüz yıkama jeli var şuan ismini anımsayamıyorum ama onun için ayrıca yazı yazacağım zaten.

Şimdilik benden bu kadar. Umarım faydalı bir yazı olmuştur :) Etkisi olur belki diye büyük boya 100lerce ücret ödemeden önce bu anti-blemishin başlangıç kiti var ufak boylarda 49 TL sanırım, onu temin edebilirsiniz, yada benim gibi alışverişinizde denemek üzere sepete hediye ekleyebilirsiniz. Böylece önce gözlemleme imkanınız olur.

Bende sonucu böyleydi, belki siz de farklı etki yapar, denemeden bilinmez :)

Teşekkürler okuduğunuz için , bir sonraki yazımda görüşmek üzere :)

Merhaba! :)

H&M markasını hepimiz biliyoruz. Ve bence çok seviyoruz :) Giysiden, ayakkabıya çantaya, aksesuardan iç giyime, ev dekorasyonunda kozmetik alanına kadar çok geniş bir yelpazeye sahip. Ve pek çok alanda aktif olup her birinde de kaliteyi düşürmeden yapıyorlar bunu. Benim bu yüzden muhakkak tercih ettiğim markalardan biri kendisi.

Geçenlerde Caddebostan H&M'den Lipgloss'unu almıştım. Deneme fırsatım oldu. Çok uzun bir süre gerekmedi fikirlerimi söylemek için çünkü kendisi çok kısa bir sürede gösterdi kendini malesef :/

Çok memnun kalamadım ben. Kaliteli ürün mü, tabiki kaliteli. Ama sanırım daha basit bir seviyede kalmış. Üst segmentte bir ürün değil tabi. Ki zaten fiyatı 5 TL idi yanlış hatırlamıyorsam, tabi fiyatla orantılı olacak diye birşey yok her zaman ama sadece denemek için alınan bir ürün olarak kaldı bende.

Bendeki duruşu böyleydi. Çok hafif bir pembemsi renk veriyor renk kalitesi olarak. Onun dışında parıltısı güzel. Yukarıdaki fotoğrafta görüldüğü gibi hafif ışıltılar içeriyor zaten. Bunları farkedebiliyorsunuz sürünce. Benim 2 kat sürdüğüm hali bu şekildeydi. Gün içindeki hali ise çok kısa bir süre içinde 1 yada 2 saat gibi o parlaklığı yoğunluğu gidiyor dudaklarınızdan, geriye parıltıları kalıyor sadece. O rujsuz sadece parıltılı görüntü tek başına hoş olmaz haliyle, ancak altında bir ruj olursa onun üstünde kalabilir. O şekilde tercih edilebilir. Dediğim gibi basit seviyede bir Lipgloss olmuş.

Sadece çantaya atılıp 1 2 saat dışarı çıktığınızda kullanmak için yine de uygun fiyatlı bir lipgloss. Denemeyin diyemem, düşünülebilir :))

 Selam!

Bu yazımda sizlere yeni bir üründen bahsetmek istiyorum biraz. Biz Keune markası ile düzenlediğim blogger buluşmasında TShop'un öncülüğünde tanıştık, anlattılar bilgilendirdiler. Herkese ayrı ayrı saç tipine göre ürüne yönlendirdiler. Ben de kendim için olanı denemek üzere aldım. Keune şampuanda ilk önce benim dikkatimi çeken tasarımı oldu. Benim görür görmez hoşuma gitmişti çünkü daha önce pek rastlamadım böyle bir tasarıma. Belli ki üzerinde düşünülmüş uğraşılmıştı sıradanlıktan kaçınılmıştı diye düşündüm. Ve öğrendim ki bu şişelerin dizaynını George Keune tarafından bizzat tasarlanmış ve bence çok da güzel olmuş :)

Care Line logosuna gelecek olursak; Yarım daire üzerinde birbirine kesişen iki şerit saç ve saçlı deriyi sembolize ederken, aynı zamanda logo içindeki şeritlerde oluşturulan farklı renk seçenekleri de profesyonel ürünlerin kolayca tanımlanmasını sağlamaktaymış.

Birazdan da göreceğiz her saç ve saç derisi tipine göre, bu renk lacivert, sarı, kırmızı gibi çeşitler alacak.

İçeriğinde saç ve saç derisini besleyen 5 mineral var bunlar; Çinko, bakır, silisyum, magnezyum, demir.

Peki bu minerallerin özelliği ne?

• Çinko; Yeni hücrelerin daha sağlıklı gelişmesi için gerekli olan çok önemli anti oksidan destekleyicisidir.
• Bakır: Demirin absorbe edilmesinde ve kullanımında kilit rol oynar. Bakır aynı zamanda kükürt bağlarının keratinizasyonunda da çok önemli destek bileşendir. Saçın uzama evresinde destekleyicidir.
• Silisyum: Kolajen ve bağ dokularının oluşumunda önemli rol oynar. Saç, cilt ve tırnakların oluşumunu kolajen ve bağ dokuları oluşturur.
• Demir: Temel yaşam fonksiyonlarının dokularına uygun oksijenasyonu sağlaması için destek verir. Demir cildin yorgun görünümünü iyileştirir. Saçın temel yapıtaşı olan proteinini oluşturmasında ve vücudun tamamına gerekli olan oksijeni taşır. 
• Magnezyum: Karbonhidratların, proteinler ve enerji metabolizmasının ana bileşenlerini oluşturur.  

Bu mineral kombinasyonunun amacı saçlı derinin canlandırılması, protein ve nemlendirici etkisi, pul tabakasının yatıştırılması.

Peki bu amacı gerçekleştiren çeşitler neler onlara bakalım;

**Saça yönelik bakım düzenlemesi ;

1) Vital Nutrition - Kuru, poröz ve hasarlı saçları onarır ve korur.

2) Color Brilliance - Boyalı saçlara parlaklık ve renk dayanıklılığı sağlar.

3) Absolute Volume - Normal ve ince saçlara hacim yaratır.

4) Ultimate Control - Düz yada kıvırcık, idaresi güç saçları kontrol altına alır.

5) Define Style - Her saç tipi için şekillendirici grubu.

6) Sun Sublime - – Güneşten yıpranmış, kuru ve gözenekli saç ve saçlı deri için.

**Saçlı deriye yönelik tedavi serisi;

1) Derma Exfoliating - Kepeklenmeye karşı tedavi.

2) Derma Regulating - Yağlı saç ve saçlı derinin tedavisinde.

3) Derma Activating - Zayıf saçlar ve dökülmeye karşı tedavi.

Benim önerilen şampuan saç tipime ve derime göre Derma Exfoliating oldu. Yıkadıktan sonra gözle görülür derecede bir parlaklık canlılık verdi ve yumuşacık yaptı. Üzerine bir de MilkShake köpüğü uyduladım sonuç çok güzel oldu. Ki benim gibi saçlarına çok özen gösteren, çok bakım yapan, dikkat eden biriyseniz böyle yumuşacık ve capcanlı bir sonuca bayılırsınız ki ben de saçımın o haline bayıldım o an.

Yeni ve çok fazla bilgimin olmadığı bir ürün olduğu için özellikle de saç konusunda olunca tereddütle yaklaştım açıkcası ama asla hayal kırıklığı olmadı aksine çok memnun etti.

Devam eder miyim? Evet ederim. Tavsiye ediyormuyum? Kesinlikle. O zaman danss o zaman renkk :)

Mutlaka deneyin derim ve o capcanlı görüntüyü elde ederseniz bir teşekkürünüzü alırım :)

Selam!

Kullandığım bu ürünlerin kimisini bittikçe yenilerken kimisini de bir daha almamak üzere attım.

Peki eylül ayında biten ürünlerim hangileriydi?

X Toni&Guy Glamour Kuru Şampuan

X Loreal Professional Absolut Repair Lipidium Serum  (Expert Serisi)

✔Pantene Argan Yağlı Elixr saç bakım serumu

✔Deborah Extra Ordinary 5in1 Maskara

Daha detaylı anlatımına geçmeden sembollerden bile belli ettim hangilerini tekrar tercih edip etmeyeceğimi 😊

X Toni&Guy Glamour Kuru Şampuan;

Benim için tam bir hayal kırıklığıydı. Hem yüksek fiyat hem piyasaya kaliteli ürün seviyesinde girmesi ben de alırken büyük beklenti oluşturmuştu açıkçası. Kuru şampuanların işlevini bilirsiniz; yağlı yada yağlıya yakın bir saçta şampuana ve yıkamaya gerek duymadan "geçici olarak" yağdan arındırma vaad eder. Toni&Guy benim için piyasadaki diğer kuru şampuanları geçemedi kalite seviyesi Elidor'un kuru şampuanıyla eşit seviyede kaldı. Tek farkı belki Elidorun etkisi 1 gün kalırken Toni&Guy ın 2 gündür.  Önceden Elidor kullanıyorken daha iyi performansı olacağını düşünerek almıştım bunu ama asla fiyat-fayda dengesini sağlamadı benim için. O yüzden bir daha o kadar ücret verip yenilemeyeceklerim arasında kendisi.

X Loreal Professional Absolut Repair Lipidium Serum  (Expert Serisi);

Kuaförümden bu sene saç rengimi açtırma işleminden sonra profesyonel bakım olarak set halinde aldığım bir üründü. Aslında saçlarıma mutlaka uyguladığım bakim yağı birazdan da bahsedeceğim Pantene Argan yağlı. O yüzden bu ürün de benim için Pantene'i geçemedi. Yağlı etkisi haricinde ekstra herhangi bir faydasını göremedim malesef. Hatta zaten hali hazır Pantene den memnunken ona erişemedi bile. Profesyonel seri olduğuna aldanmayın derim bu da Tony&Guy gibi dolgun ücretli ama etkisiz ürünler arasında sayılır benim için artık ve tabiki tekrar yenilemeyi düşünmüyorum.

✔Pantene Argan Yağlı Elixr saç bakım serumu ;

Bittikçe yenilediğim sayılı ürünlerden kendisi.

Günlük problemler, saç şekillerdirmelere, işlemlere bağlı yıpranmış saçlar için tavsiye edilen bir ürün. Bakım yaparken aynı zamanda saçı ağırlaştırmıyor kesinlikle. Yağlı bir his bırakmıyor aksine kolay emiliyor ve yumuşacık yapıyor saçı. Canlı görünmesini sağlıyor. Ki bunu gözle görebiliyorsunuz. Argan yağının faydalarını da bilmeyen yoktur artık. Zeytinyağından daha faydalı cilde, saçlara, tırnaklara... Hem besliyor hem güçlendiriyor.

Ben her duştan sonra muhakkak nemli saçlarıma "diplere gelmeyecek şekilde" uyguluyorum bu serumu. Deniz sonrası veya kuruyken bile mutlaka kullanıyorum. Benim için yıllardır vazgeçilmez diyebilirim. Böyle bir besleyici yağ içeren bir bakım serumu arıyorsanız mutlaka Pantene Argan Yağlı Elixr'e bakmalısınız.

✔Deborah Extra Ordinary 5in1 Maskara;

Yine bittikçe yenilediğim bir ürün daha. Naylon ve mikroküreciklere sahip bir fırçası var. Inceden kalına doğru konik biçimli bir fırçası en küçük ve ince kirpikleri bile yakalıyor. Takma kirpik etkisiyle hem hacim ve yoğunluk veriyor hem de uzatıyor. Benim için en önemli özelliği ise içindeki "arap sakızı" ile kirpikleri besliyor ve güçlendiriyor ki en çok aşık olduğum özellik bu. Çünkü ciddi anlamda bu etkiyi gözlemledim o yüzden almaya devam ediyorum zaten. Kirpiklerimi besledi ve uzattı. Yoğun bir siyahlığa da sahip aynı zamanda ve hassas gözler lens kullananlar için de uygun. Yani ben almaya devam edeceğim size de özellikle tavsiye edeceğim 😊

Şimdilik benden bu kadar, umarım faydalı ve güzel bir yazı olmuştur, beğenirsiniz umarım 😊 Yeniden görüşmek üzere...

Merhabalar 😊

Yine faydalı olacağını düşündüğüm bir yazıyla karşınızdayım. Egf Ampul Maskesi. Başka bir deyişle EGF (Epidermal Growth Factor) Hücre yenileyici faktörlü maske. 

HBMIC  (HangBang Mein Cosmetics) firmasına ait bir ürün. Ve ambalajında da görüldüğü üzere Gratislere özel bir ürün. Ben "hücre yenileyici" ibaresini bir de DNA'yı görünce vuruldum açıkçası ve hemen denemek istedim (çünkü biyolog olmak bunu gerektirir) 😊

"Epidermal Büyüme Faktörü; hasar görmüş cilt hücrelerini yeniden canlandırmaya, cilde nem ve besin sağlamaya yardımcı olur" açıklaması mevcut kendi ambalajında. Benim için son derece ilgi çekici. Çünkü evet cildimizi koruyoruz, nemlendiriyoruz, temizliyoruz vs ama hasar gören hücreleri yenilemeyi unutabiliyoruz ki en önemlisi bu! 

İçeriğine gelecek olursak; Su, Gliserin, Butylene Glycol, Beta-Glucan, Hyaluronic Asid, Aloe Barbadensis Leaf Juice, Xanthun Gum, Panthenol, Disodium EDTA, Methylparaben, Polysorbate 80, Tocopheryl Acetate, Dipotassium Glyoyrrhizate, Portulaca Oleracea Extract, Althea Rosea Flower Extract, Nymphaea Alba Root Extract, Parfüme,  Oligopeptide-1

Ben dün akşam deneme fırsatı buldum, kendisi kağıt bir maske, 15-20 dk kadar cildinizde bekletip süre bitince maskeyi kaldırıyorsunuz ve kalan serumu yüzünüze nazikçe yediriyorsunuz. Ilk izlenim olarak ben beğendim bundan sonra da sık sık alır kullanırım. Yüzümü nemlendirdi o ayrı bir de yüzüme canlılık verdi resmen aynada baktığımda gözle görülür derecede farkettim bunu ve hoşuma gitti.  Tabiki 1 değil pek çok uygulandığında ancak gerçek sonuçlar elde edilir özellikle hücre yenileyici özelliği çok kez kullanımda kendini gösterir ki bende öyle yaparak almaya ve kullanmayı devam ederek etkisini görmeyi umuyorum ve sizlere de seve seve tavsiye ediyorum 😊

Başka bir yazımda görüşmek üzere, güzellikle ve sağlıkla kalın 😊

Merhaba!

Yeni bir yazıyla karşınızdayım. Herkesin bildiği gibi 2016 da elimizden de dilimizden de düşmedi bu Mirror ojeler ve görünümlerinin güzelliği. Moda dergilerinde, ünlü yüzlerin ellerinde, internetin her yerinde, Buse Terim gibi pek çok ünlü moda blogger'ının sayfalarında yer tuttu. Biz de ona tutulduk, bayıldık, çok sevdik. İyice kış aylarında ilerlemişken, daha çok baharda ünlenen bu moda akımı şimdi yeniden gündeme gelmeye başladı. Ve bence çok da güzel oldu çünkü hepimiz kışın o soğuk renklerini sevsekte arada bir böyle canlı trendlere ihtiyaç duymuyor değiliz. Peki gelelim biz bu trendi ne kadar kullanabildik, seçeneklerimiz ne kadardı? Öncelikle metalik olarak çok oje var piyasada bildiğiniz gibi ama hepsi aynı ayna efektini yapamıyor malesef hatta bazıları öyle ki sedefli bir ojeden ileriye gidemiyor. Ama bazıları var ki işte onlar gönlümüzün prensesi 😊
Buse Terim'de görüp bayıldığım bir Dior Mirror oje vardı ki gönlümü fetheden ;

Fiyatı 99 TL gibi bir tutardı o zaman baktığımda. Bunu gördükten sonra bayılıp arayışlara girdim. Çeşit çok, fiyatı uçuk olanlar ve makul olanlar var. Uygun olanlar da istisnalar hariç genellikle dediğim gibi o sedef görüntüyü verenler olabiliyor. Örnek verecek olursak;

O.P.İ Push And Shove - Gwen Stefani koleksiyonu. Ayna efektine en yakın olanlardan biri bu da en az Dior kadar başarılı.

Yine en başarılılardan biri şüphesiz, Born Pretty'nin bu serisi.

Yukarıda bahsettiğim gibi bunların rakamları çok daha yüksek, normal şartlardakilere bakacak olursak biz de en yakın ulaşabileceğimiz Flormar Mirror serisi vardı ki sanırım satışı yok şuan. Her ne kadar başarılı gibi görünse de yakından o sedef görüntüyü almanız mümkün ama tabiki tercih edilesi, hoş :)

Benim Mirror konusunda kaliteli olanı arayışlarım devam ederken bu sene tatilde keşfettiğim bir ton oldu.

Note İcon 542 numaralı oje. Her ne kadar Dior yada O.P.İ kadar olamasa da (muhakkakki) yine de benim çok başarılı bulduğum içime sine sine bayılarak kullandığım bir seri oldu kendisi. Gümüş (silver) ton değil ama Bronz bir mirror'du. Ve bu seriden ne kadar aradıysam asla bulamadım.

Geçenlerde Rossman'da gezerken Yine Note markasının bir serisine denk geldim ve ba-yıl-dım! Yine Mirror Efekt ve yine başarılı! Silver tonunu deneyip instagram adresime resimleri ekledim. ( instagram: kriminalbirblog) Ben severek kullanırım artık ve kesinlikle de tavsiye ediyorum eğer Mirror tutkunuz varsa 👍💖 Bendeki bu tonu Note 45 Silver Moon;

Tabi bu işin oje kısmı aslında o metalik görüntüyü pürüzsüz sağlayan şey ya takma tırnaklar ya da yapıştırılabilen kağıt tırnaklar;

Bu trend bu güzel ve bakımlı görüntülerle daha uzun bir süre bizimle devam eder gibi görünüyor 😊